Hafıza, şiirde bir anlatı değil; bir izdir. İmge, bu izleri saklar; ama açık etmez. Şiir, hatırlatmaz — hissettirir. Çünkü bazı dizeler, geçmişi anlatmaz; geçmişin yankısını taşır.
Kolektif bilinç, kelimelerde değil; kelimelerin ardında gizlidir. Şair, anlatının değil; unutuşun izini sürer. Okur, metni değil; metnin bıraktığı boşluğu okur. Hafıza burada görünmez; ama her satırda hissedilir.
Gerçeküstü anlatı, hafızayı doğrudan değil; dolaylı kurar. İmge, bir hatırlama biçimi değil; bir unutma biçimidir. Şiir, bu unutmayı yüceltmez; dönüştürür. Çünkü bazı metinler, hatırlamak için değil; yeniden kurmak için yazılır.
Unutuş, şiirde bir eksiklik değil; bir alan açma biçimidir. Ve bu alanda, okur kendi hafızasını yeniden kurar. Çünkü bazı dizeler, geçmişi değil; geçmişin gölgesini taşır.
"Hafıza, şiirde görünmez; ama her boşlukta yankılanır."
— Murat Apay
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder